Hırvatistan'dan Türkiye Karşıtı Açıklamalar

Hırvatistan hükümeti tarafından Türkiye karşıtı açıklamalar geldi. Türkiye'nin NATO'da gerçekleşebilecek kan kaybı ve ya müttefik eksikliği karşısında Türkiye'nin zarara uğrayacak taraf olmayacağını söyledi. Türkiye kendisi için önemli olan şeyleri talep ediyor. Etmek de haklı ama kabul edilebilir talepler karşılığında hakkını her zaman alır. Ülkelerin mevcut çıkar ve hedefleri var. Hiçbir ülke kendi çıkarları ve hedeflerinden sapmaz. Konu güvenlik meselesine geldiği andan itibaren çıkar ve amaçlar ön plana atılır. Türkiye, NATO'da bu noktada kendini düşünerek hareket etmektedir. NATO'nun zarar uğraması veya kan kaybetmesi sonucunda zarara uğrayan taraf kesinlikle Türkiye olmayacak. Çünkü Türkiye başlı başına yıllardır kendi sorunlarına çözüm bulabilir kapasitede bir ülke. Ekonomik politikalar da yaşadığı keskin uygulamalar Türk ekonomisini iki yıldır yüksek enflasyonla karşı karşıya bırakmaktadır. Enflasyon karşısında değer kaybeden Türk lirasının değersizleşmesi sonrası Türkiye'de yaşayan insanların da alım gücü zayıflamaktadır. Önümüzdeki sene gerek Türkiye gerekse Avrupa için gelecek için önemlidir.

Hırvatistan Cumhurbaşkanı Zoran Milanovic medya karşısında gerçekleştirdiği resmi açıklama ile Türkiye'nin NATO'da yeri ve önemine vurgu yaptı. İsveç'in NATO'ya katılım aşamalarında yaşadığı engelleri ve Bosna'da bulunan Hırvatların konumu hakkında değerlendirmelerde bulundu. İsveç'in bu talepleri karşılayıp karşılamayacağından emin olmadığını dile getirdi. İsveç'in, Türkiye'nin taleplerini karşılamanın 'itibarını' sarsacağını düşüneceğini, Türkiye'nin de taleplerinden kesinlikle vazgeçmeyeceğini belirtti.

Türkiye kendisi için önemli olan konularda ısrarcı tavır sergilemektedir. İsveç'i dost olarak görmemektedir. Çünkü Türkiye'nin düşman unsurlarına verdiği maddi ve lojistik destek Türkiye'nin sorunlarına çözüm üretmesinde sorun yaratmaktadır. Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılım süreçlerinde yaşadıkları tutum karşısında ülke prestijlerinin zedelendiğini ve artık eskisi kadar işleyişlerinin iyi olamayacağına işaret etti. Hırvatistan'ın da Türkiye gibi Bosna'da aynı tavır ile hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.