Tarih boyunca önemli bir yere sahip olan ve senelerce de Osmanlı İmparatorluğu’na başkentlik yapmış olan Edirne ili, tarihi öneminin yanı sıra medeniyetlere ev sahipliği yapmış olduğu için oldukça geniş bir mutfak kültürüne sahip. Osmanlı Mutfağı’na başta olmak üzere pek çok farklı mutfağı yansıtan Edirne gastronomisi, bugün halen hem yerli hem de yabancı turistlerin dikkatlerini çekmeyi başarıyor.
Birçok farklı yöresel yemeğe sahip olan ve gelenekleri koruma gayretinde olduğu için yemekleri orijinal tatları ile günümüze kadar ulaştırmayı başaran Edirne Mutfağı, dünya ülkeleri tarafından da yakından takip ediliyor. Başta Bulgaristan ve Yunanistan olmak üzere pek çok ülkenin vatandaşları tarafından yemek turizmi amacı ile ziyaret edilen şehirlerin başında gelen Edirne, geçtiğimiz günlerde uzman bir ismin de gündemine girdi. Düzenlenen bir söyleşiye katılım sağlayan Mutfak Kültürü ve Yemek Araştırmacısı Müşerref Gizerler, Edirne Mutfağı’na ilişkin dikkat çeken bir öneride bulundu.
“KORUMA ALTINA ALINSIN” ÖNERİSİ!
Geçtiğimiz günlerde bir söyleşiye katılan Mutfak Kültürü ve Yemek Araştırmacısı Müşerref Gizerler, konuşması esnasında gastronomi adına önemli noktalara değindi. Özellikle Edirne Mutfağı’nı ele alan Gizerler, 2011 senesinde UNESCO’nun somut olmayan kültürel miras listesine girmeyi başarmış olan keşkek yemeğine dikkat çekti. Gizerler, keşkeğe ve Edirne Mutfağı’na ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Keşkek bazı Balkan köylerinde de yapılıyor. Geçtiğimiz günlerde Köşen Çiftliği Köyü’nün kadınlarının düzenlemiş olduğu bir şenlik ile keşkeğin varlığı bir kez daha ortaya kondu. İlk defa yapılmasına rağmen çok da başarılıydı. Yemeğin kültürel mirasa alınmasının sebeplerinin başında bu yemeğin kadın ve erkeğin birlikte döverek ortaya koyduğu bir yiyecek olması. Bir nevi kadın- erkek eşitliğini ortaya koyuyor. Edirne Mutfağı, UNESCO tarafından korunma altına alınması gereken bir mutfak.”
“FARKLI KÜLTÜREL BİRİKİME SAHİP!”
Edirne ilinin tarihte Avrupa ve Anadolu coğrafyaları arasında göç eden toplumların geçiş ve yerleşim bölgesi olduğuna dikkat çeken Gizerler, bu sebep ile bölgenin birçok kültürel birikime sahip olduğunu ifade etti. Ayrıca Gizerler Türk Mutfağı’nın Anadolu kültüründen sonra Rumeli gelenekleri ile de buluştuğunu ve tüm bu birikimlerin Edirne Mutfağı’nda yer aldığını vurguladı.