Ne yazık ki ne kadar izlenme kapasitesi artan bir dizi olsa da konusunun mükemmelliğine göre oyuncular ve film yapımcılığı geri planda ilerleyiş akıcılık daha iyi bir seviyededir. Polisiye bir yapısındaki bu filmde akıcılığıyla ortalama olarak 70 dk. da 6 bölümü bitirebilmek mümkün.
Eğer gözünüz True Detective, Fargo, Banshee, Broadchurch (liste uzar) gibi 10/10 polisiye dizilerinde gibi bir arayış içinde olarak beklentiniz yüksekse yol yakınken vazgeçin. Fakat bir gün ne izlesem de vakit geçirsem diye bileceğiniz çabuk biten diziler arasında.
Netflix’in 2018 tarihli İspanyol yapımı dizisi Bitter Daisies, her polisiye dizisi gibi aynı senaryoyla başlamaktadır. Yani her bireyin asık ve şüpheli yüzleri ve bir kişinin ani kayboluşuyla yaşanan cinayet girişimleri, sonuçları…
Bitter Daisies dizi konusu ve yorumu
Marta Labrada ismindeki genç bir kızın kaybolmasıyla başlayan dizi cinayet haberlerinin artmasıyla devam ediyor. Diziyi başarılı bulduğum yönlerden ilki bu noktada geliyor. Rosa Vargas isimli genç polis (jandarma) etkileyici tavırlarıyla ön plana çıkıyor. Bir kadının bu rolü üstlenerek hakkıyla yerine getirdiği diziler arasında sayabiliriz. Durağan bir yapı sergilerken bazı geçmişten gelen nüshalar onu inanılmaz bir yola sürükleyecek. Bu yapıda esrarengiz kasabanın gizemli polisini canlandırmasına ışık tutuyor.
Dizi devam ettikçe şaşırtan yanlar Vargas’ın yerli halkıyla beraber gün yüzene çıkıyor. Bu da olayın sadece cinayet için olmadığının göstergesi olarak yansıyor. Küçük kasabalar mutludur hiçbir sorun olmaz algısının yok olduğu; masum gözükenin suçlu, suçlu gözükenin masum olduğu bir çerçeve simgeleniyor.