Lost Girl filminin konusu ve incelemesi yapılmıştır.
Filmin konusu
2010 senesinde Shannan Gilbert aniden ortadan kaybolur. Long Island plajlarında, gittikçe artan kadın cesetlerine ulaşılmaktadır.
Film, gerçek hikayelerden ilham alınarak yapılmıştır. Hikaye ve isimler gerçektir.
Film başladığında 2010 yıllarına gidilir. Mari Gilbert, iki kız çocuğu olan bir annedir. Hırslı bir anne profili çizmektedir. Çocuklardan birinin psikolojik sorunları vardır. Diğer çocuk ise daha ılımlıdır. Çocuklarına bakmakta zorlanan anne, birçok işte çalışır. Ancak yine de geçim sıkıntısı yaşar. Burda devreye New York’ta yaşayan diğer kız Shannan girer. Shannan, hem ziyaret hem de maddi yardım yapmak amacıyla annesini ziyaret etmek ister.
Bu haberin üstünden saatler ve günler geçer ancak Shannan’dan haber yoktur. Mari, kızına bir şey olduğunu hisseder ve polise gider.
Mari, polisten beklediği ilgiyi göremez. Kızının en son 911’i arayıp yardım istediğini öğrenir. Kaybolduğu yeri arar, şüphelilerle görüşür. Polis ise durgun davranmaktadır. Araştırmalar sonucunda plajda kadın cesetleri ortaya çıkar. Ölen kadınlar, hayat kadınlarıdır. Bazısı 3 ay önce bazısı 15 yıl önce kaybolan kadınlar…
Bu durumun ortaya çıkmasıyla birlikte polislerin tavırlarının sebebi belli olmuştur. Polisler, Shannan’ın hayat kadını olduğunu öğrendikleri zaman umursamaz davranmışlardır. Olayla ilgilenen Komiser Dormer, hiçbir şey yok gibi hayatına devam etmektedir.
Hikayede, işçilerine karşı olan umursamazlık konu edilir. Kadınların yalnız olmadıkları ve onlar için savaşan insanların olduğu vurgulanır.