Saban ilk kez Keltler tarafından kullanılmış ve o tarihten sonra uzun bir süre kullanılmamıştır. 6. yüzyılda Orta Avrupa’da tekrar ortaya çıkmış ve ardından 7. yüzyıl itibarıyla kullanılmaya başlanarak Batı Avrupa’da gelişimi devam etmiştir. 1653 yılına kadar marangozlar, nalbantlar ve arabacılar tarafından ilkel ve sanatkârane bir biçimde üretilmiştir. Yine o tarihte Water Blith tarafından kuramsal bir saban yapma kitabı yayımlanmıştır.
Sabanın gelişiminden önce ise sabandan daha eski bir icat kara olan kara sabana bakmak gerekir.
Kara saban
Kara sabanın kullanımı Cilalı Taş Devri’ne kadar uzanmaktadır. MÖ. 3500 yılında Antik Mısır’da, MÖ. 3000-2500 yılları arasında Hindistan ve Batı Avrupa’da, MÖ. 800 yılına doğru da Çin’de kullanılmaya başlanmıştır.
Kara saban, geyik boynuzu ya da tahtadan kazmaları olan ve ekimden önce toprağı hazırlamak için kullanılan ilkel bir araçtır. Kara saban aynı zamanda tarih öncesi bahçecilikten, tarım’a geçişin sembolü olmuştur. İlerleyen dönemlerdeki gelişimi çekiç biçiminde ve saban demirinde ortaya çıkmıştır.
Saban önceden tek bir tahta parçası halindeyken sonraları bir araya getirilen birçok parçadan oluşuyordu. Saban, kara sabandan biraz daha farklı olarak bir saban demirine sahipti. Bu şekilde aracın ön tarafına dikey olarak yerleştirilmiş, toprağı yaran büyük bir bıçak görevi görüyordu. Ayrıca toprağı tek bir tarafa atan bir diğer saban demiriyle de, asimetrik şekilde kazabiliyordu.